Türkiye Cumhuriyeti'nin 85. kuruluş yıl dönümü, tüm yurtta olduğu gibi Samsat ilçesinde de törenlerle kutlandı.

           Cumhuriyet Bayramı kutlamaları kapsamında ilk tören 28 Ekim günü Atatürk anıtına çelenklerin konulmasıyla başlandı.

             29 Ekim günü Kaymakam Ahmet Dilsiz makamında tebrikleri kabul etti ve tören alanına geçerek halkın ve öğrencilerin bayramını kutladı.

             Ahmet Dilsiz yaptığı konuşmasında şunları kaydetti;

             “Bugün burada, bu güzel günde şanlı tarihimizin ve şu gök kubbenin şahitliğinde ecdadımızın ve başta büyük önder Mustafa kemal Atatürk olmak üzere son devletimizi kuranların manevi huzurunda, devletimizin en büyük gününü kutlamak için toplandık.

             Devletimizi kuranlara şimdi toprağın altında yada üstünde olanlara şükran hislerimizi ifade etmek için toplandık. Cumhuriyetimizin 85. yılını kutlamak için toplandık. Bayramımız hepimize kutlu olsun.

             Bu büyük günde bizlere özgür bir vatan ve aydınlık bir gelecek armağan eden; Başta büyük önder Atatürk ve O’nun kahraman silah arkadaşlarını, bu toprakları vatan yapan aziz şehitlerimiz ve gazilerimizi sonsuz minnet, şükran ve rahmetle anıyorum.

            Aziz vatandaşlarım; Cumhuriyet, kurtuluş savaşı sırasında temelleri atılan, Türk insanının, çağdaş dünyanın kavram ve değerleriyle buluşmasını, uygarlığın imkânlarından en iyi biçimde yararlanmasını amaçlayan bir yönetim şeklidir.

            Büyük önder Atatürk’ün; ‘Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılâbın amacı, Türkiye Cumhuriyeti halkını tümüyle çağdaş ve tam anlamı ve biçimi ile uygar bir toplum durumuna ulaştırmaktır. İnkılâbımızın temel ilkesi budur’ sözü cumhuriyet ruhunu ortaya koymaktadır.

             İnsanlık tarihine eşsiz bir kahramanlık ve yurtseverlik destanı olarak, altın harflerle kazıdığımız ulusal Kurtuluş Savaşı, ulusumuzun var oluş mücadelesinin; Cumhuriyet ise İstiklal Şairi Mehmet Akif’in ‘Top bile sindiremez’ diye ifade ettiği bu ulusun yeniden dirilişinin simgesidir.

            Bağımsız ve hür yaşama arzusuyla, her türlü yokluk ve zorluğa rağmen büyük bir inanç ve iman gücüyle elde edilen bu zaferi sürekli kılmak isteyen, milletimizi bu mücadeleye götüren şartları ve zafere kadar geçen süreci çok iyi bilen, hedefi en baştan tam bağımsızlık ve muasır medeniyetler seviyesine aşma olarak belirleyen Atatürk bu hedeflere ancak Cumhuriyet ve demokrasi ile varılabileceğini görmüştür.

           Atatürk’ün en önemli eserim dediği Cumhuriyet ezelden ebede akıp giden tarihimize çok önemli bir dönüm noktasıdır. 85. yılını kutlama mutluluğuna eriştiğimiz Cumhuriyet, millet ve Devletin kucaklaşmasını sağlamıştır.

           Değerli mesai arkadaşlarım; Milletini saygılı, onu anlayan, onun yediğinden yiyen, oturduğu yerde oturan, onun bir parçası olan kamu görevlilerinin olduğu; Etnik kökeninden, kimliğinden, inancından, doğduğu yerden, ailesinden, eğitiminden dolayı cumhura ayrımcılık yapmayan, karanlıkta bir karıncanın bile ezilmemesi için geri kalmışlıkla savaşan, her yeni aydınlatan, tarihine, geleneklerine, inancına, milletine ait değerlere sahip çıkan, sanatı, teknolojiyi, bilimi, kültürü ve sporu önceleyen; milletimizi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkaracak yönetim şekli Cumhuriyettir.

             Saygıdeğer Samsatlılar; Büyük önder Atatürk tarafından, ‘Türk milletinin tabiat ve şiarına en uygun idare” olduğuna işaret edilen Cumhuriyet; Doğruluk, çalışma, bilgi ve beceriyi değerlendiren, milleti kendi kendisinin hakimi ve efendisi yapan, hak, hukuk ve adalet kavramlarına saygıyı ön planda tutan, gelişmelere açık yapısı ile bu gün bile dünyadaki bir çok toplumun özlemini duyduğu bir yönetim şeklidir.

           Egemenliğin kayıtsım şartsız ulusun olduğu bu yeni yönetim biçimi, Türkiye Cumhuriyetine yurttaşlık bağı ile bağlı olan herkese birey olma hakkını vermiş ve sorumluluğunu yüklemiştir.

          Bizi millet olarak bir arada tutan, toplumsal bütünlülüğümüzü, dayanışmamızı sağlayan cumhuriyet misakının temelini, ülkesine sadakatle bağlı tüm yurttaşların eşitliği ve özgürlüğü fikri oluşturmaktadır.

            Cumhuriyet; Irk dil, inanç ve cinsiyet farkı gözetmeksizin her Türk vatandaşının ortak varlığıdır. Din ve vicdan hürriyetini teminat altına alan laiklik; Yurttaşlarının fikirlerini serbestçe ifade etmelerini ve yönetime katılmalarını sağlayan demokrasi, adalet ve insan haklarını teminatı altına alan hukuk devleti, Cumhuriyetin toplumsal sözleşmesinin vazgeçilmezlerindendir.

            Cumhuriyet, birlerce yıldır var olan milletimizin, tarih içindeki büyük yolculuğunun çok önemli bir anında, ona yepyeni bir hayatiyet kazandıran, yepyeni ufuklar açan muhteşem bir eserdir.

          Cumhuriyetin sağladığı barış ve huzur ortamı sayesinde, Türkiye eğitimden sağlığa, sanayileşmeden alt yapıya, siyasetten ekonomiye her alanda önemli atılımlar gerçekleştirmiştir.

           Geleceğimizin teminatı sevgili öğrenciler; Sizleri her zaman çok seven Mustafa Kemal Atatürk’ün şu sözleri ile sizlere seslenmek istiyorum; ‘Gençler, cesaretimizi destekleyen ve sürdüren sizsiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve bilgi ile insanlık meziyetinin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Ey Yükselen yeni nesil! İstikbal sizindin, Cumhuriyeti biz kurdur, onu yaşatacak ve yüceltecek sizsiniz’

           Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken şunu bilmenizi isterim ki; Milletimizin sarsılmaz iradesi ve Cumhuriyetimizi sonsuza kadar yaşatma azmi, tüm güçlükleri aşmamızda bizlere yol gösteren cumhuriyetin çocukları, gençleri almış oldukları bu mirası ilelebet koruyacaklardır.

            Cumhuriyetin emaneti omuzlarımızdadır. Bu emaneti canımızdan aziz bilip her şartta sahip çıkacağız. Bu ülke hepimizindir. Geçmiş hepimizindir, gelecek hepimizin olacaktır. Bayramınız kutlu olsun.” şeklinde konuştu.

            Törende öğrenciler günün anlam ve önemine ilişkin şiirler okuyarak milli marşlar seslendirdiler.

            Halk Eğitim Merkezinin folklor gösterisinden sonra resmi geçitle tören sona erdi.