Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, sahabe Safvan b. Muattal Külliyesi'ne yapılacak olan caminin temel atma törenine katıldı.

Hz. Ebu Eyyub el-Ensari'den (r.a.) sonra Türkiye'de kabri kesin olarak bilinen sahabe Safvan b. Muattal Hazretleri'nin türbesinin bulunduğu Adıyaman’ın Samsat ilçesinde, cami ve çevre düzenlemesi temel atma töreni düzenlendi. 1442. Kutlu Doğum Haftası etkinlikleri kapsamında düzenlenen tören, İstiklal Marşı'nın okunması ve Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Kutlu Doğum Haftası dolayısıyla katıldığı törende, sahabelerin önemine dikkat çekti. Görmez, Hz. Safvan b. Muattal'a selam ve rahmet okuyarak başladığı konuşmasında şunları söyledi:

"Kutlu Doğum Haftasını idrak ediyoruz, mübarek olsun. Yüreğinizden Peygamber sevgisi eksik olmasın. 20 yıl üniversitede hadis dersi veren bir kardeşiniz olarak bana sorsanız, deseniz ki; 'Sevgili Peygamberimizin en büyük mucizesi nedir? Ben size şu cevabı veririm. O'nun en büyük mucizesi, yeryüzünün en bereketsiz topraklarında, yeryüzünün bedevi topraklarından yeryüzüne ışık saçan, rahmet dağıtan medeni bir ümmeti oluşturmasıdır. O'nun en büyük mucizesi, yetiştirdiği o büyük insanlardır. Her birisi kısa bir müddet O'nunla hemhal olduktan sonra, sahabe olma faziletine erdikten sonra, bütün dünyaya ışık saçan birer insan olmuşlardır. İslam’la şereflenmeden önceki her birinin hali, toplumun nazarında hiçbir değeri olmayan insanlardı. O'nunla şerefgah olduktan sonra her birisi dünyanın efendisi oldu. Daha sonra her birisi bir üniversite, bir okul oldu. Peygamberimizden rivayet ettikleri hadisleri dikkate aldığımızda, her birisi bütün insanlığı aydınlatan birer meşaleye dönmüşlerdir. Peygamber Efendimizin 'Veda Hutbesi'ni 100 bin kişi dinlemiştir. Bu yüz bin sahabeden 10 bini Arabistan yarım adasındadır. Diğer 90 bini bütün yeryüzüne dağıldılar ve Resulullah'ın bütün rahmetini dağıttılar. İslam'ın kılıçla yayıldığı yalanına, bu sahabelerin dillerinde Muhammed Mustafa'nın rahmet mesajları vardır. Bütün yeryüzüne bu mesajları yaydılar. Aradan 1400 sene geçti. Burada mahşeri kalabalık, kalplerinde Peygamber sevgisi olan Adıyamanlı kardeşlerimiz ona sahip çıkacaklar. Onun yanı başında külliye yaparak, o sevgiyi o muhabbeti yaşatacaklar. Bunun maddi bir izahı yoktur. Ben hepinizi tebrik ediyorum. Her biriniz seferber oldunuz. Onun büyük hatırasını yad etmek, Peygamber sevgisini, sahabe sevgisini yaşatmak için burada toplandınız. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun."

Görmez, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bir hususun altını çizmek istiyorum. Bizim dinimiz tevhit dinidir. Tevhit dininde kabirler ve türbeler ibadet mekanı değildir, ibret mekanıdır. Biz bu camiyi, buraya ibret ve ziyaret için gelenler, o camide Allah'a ibadet etsinler diye yapıyoruz. O camide Rahman'a secde etsinler diye yapıyoruz. Hurafelere asla yer vermeyelim. Oraya çaput bağlamak, bidattır. Başka yerlerde gördüğüm yanlışları gördüğüm için, bu yanlışlıkları söylüyorum. Bu türbelerimizi inşa ederek, İslam'ın tevhit dini olduğunu unutmayacağız. Biz ziyaretimizi yaparız, ama duamızı Allah'a yaparız. İbret alırız, duamız Allah'adır. Biz Resul-u Ekrem'in huzurunda bile, doğrudan Allah'a yalvarırız. Biz bu sene Kutlu Doğum Haftası'nın başlığı olarak; Hazreti Peygamber ve insan onurunu seçtik. İslam coğrafyasında insan onuru çiğneniyor, insan onuru zedeleniyor. Şam'da, Arakan'da, dünyanın nice yerlerinde insan onuru çiğneniyor. İslam coğrafyasında onuru zedelenen hiçbir kalp kalmasın. Buruk hiçbir kalp kalmasın. İnsan onuruna değer vereceğiz. İnsan, onurunu Allah'tan alır. Doğuştan onur, şeref, izzet bahşetmiştir. Biz değer vereceğiz. Bütün halkımıza çağrım, hepimiz hırkalarımızı yere serelim. Hırkalarımızın üzerine bu topraklarda onuru kırılan, onuru rencide edilen, onuru ayaklar altına alınan her kardeşimizin onurunu koyalım; kırık bütün kalpleri koyalım. Kendisini ötekileşmiş hisseden bütün kardeşlerimizin kalplerini koyalım. Teröre şehit verdiğimiz kardeşlerimizi, evlatlarını şehit vermiş annelerin gözyaşlarını koyalım. Bu hırkanın bir ucundan Edirne'deki, bir ucundan Bursa'daki, Trabzon'daki, Adıyaman'daki kardeşimiz bir ucundan tutsun. Bütün kırık kalpleri alalım, en büyük Kabetullah olan kalbimize yerleştirelim."

KİPTAŞ Genel Müdürü İsmet Yıldırım ise konuşmasında, hoşgörü ve güzel ahlakı emreden İslam dininde türbe ve camilerin önemine işaret ederek, camilerin ibadethane vasfının yanı sıra sosyal birçok yönü olduğunu ifade etti. 10 bin kişilik kapasitesiyle bu külliyenin birçok sosyal faaliyete ev sahipliği yapacağını dile getiren Yıldırım, ülkenin birlik ve beraberliğine önemli katkılar sağlayacağını söyledi.

Adıyaman Müftüsü Mehmet Ali Öztürkçü de, Adıyaman'da Kürt, Türk, Sünni, Alevi ve Hristiyan inancına mensup insanların yıllarca bir arada yaşadığını, Adıyaman’ın cami, cem evi, kilisesi ve çok yönlü kültürüyle medeniyet şehri olduğunu kaydetti.

Cami hakkında bilgi veren Müftü Öztürkçü, caminin 70x70 metre ölçülerinde 5 bin metrekare alana kurulu; bodrum, zemin artı bir katlı olacağını, caminin 900 metrekare alanda bin 300 kişilik olduğunu ifade etti. Caminin iki adet minare, bir adet ana kubbe, 4 adet küçük kubbeden oluştuğunu aktaran Öztürkçü, 10 adet doğu, 10 adet batı, 1 adet girişte revak bulunduğunu dile getirdi.

Vali Mahmut Demirtaş ise, manevi şahsiyetlerin bulunduğu yerlerin kentin en önemli yapıları olduğunu vurgulayarak, "Adıyaman topraklarının üstü kadar toprak altı daha da bereketlidir. Sahabe Safvan Bin Muattal türbesinin Adıyaman’da bulunması bizim için bir şanstır. Evliyalar birer mücevherdir. Kutup yıldızı nasıl yol gösterirse, bu manevi şahsiyetler de bize yol gösteriyor. Birlik ve beraberliği onlara borçluyuz. Türk'ü ve Kürt'üyle bu topraklar üzerinde yüzyıllardır kardeş gibi yaşıyoruz. Aynı duayı ediyor, aynı suyu içiyoruz. Bizim aramıza ayrı gayrı giremez, nifak giremez. Kim aramıza nifak sokmaya çalışıyorsa, bilsin ki bu manevi şahsiyetlere saygısızlık ediyorlardır" dedi.

Temel atma törenine; Adıyaman Valisi Mahmut Demirtaş, AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, AK Parti Milletvekili M. Murtaza Yetiş, Samsat Kaymakamı İsmail Sündük ve bazı diğer ilçe kaymakamları, Adıyaman Belediye Başkanı Necip Büyükaslan, 21 ve 22. dönem milletvekili Mahmut Göksu, Samsat Belediye Başkanı Yusuf Fırat ile diğer bazı belediye başkanları, Türkiye Diyanet Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanvekili Mazhar Bilgin ve siyasi parti temsilcisi, sivil toplum kuruluşu başkanları, değişik inanç ve düşünceden kişiler ile çok sayıda vatandaş katıldı.

Konuşmaların ardından temel atma töreni gerçekleşirken, Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez tarafından kırmızı gül dağıtıldı. Törene katılan vatandaşlar tarafından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’e sevgi gösterileri sunuldu.

Program öncesinde Karayolundan sonraki Sahabe yolunun trafiğe kapanması, projeyi yürüten Mimar ve diğer bazı görevliler, bazı gazeteciler ile İl Kurum Amirlerinin alana ulaşamaması sıkıntı yarattı. Bazı vatandaşlar ise duruma tepki göstererek programı izlemeden geri dönmeyi tercih ettiler.